Deliriyorum sanmıştım. Ben çürüyormuşum.
Tekeri rayından çıktı çıkacak bir tren gibi... Savruluyor, sallanıyor, ölümle yaşam arasında son sürat ilerliyorum. Hiçbir şeyin farkında değilim belki. Belki de her şeyin farkında olmanın verdiği bir krizin ortasında, tek başına ilerlemeye çalışmanın ağırlığı altında eziliyorum. Çoğu zaman bilincim kapalı. Sanrılar, sancılar, ikilemler, Tanrı, tanrılar, inanç ve inançsızlık arasında kara bir kutu. İçeride her şey var. İçeride hiçbir şey yok...
Ruhun gırtlaktan çıkması, sıcacık sevgi dolu bir bedenin soğuk bir kadavraya çevrilmesi... Tanık olması çok basit. Ama arka planda sırrı hala çözülememiş ve evrenin en karmaşık yapısı olan ölüm... Ensende her daim hazırda bekleyen bir asker gibi... Eli hep tetikte... Gözü hep üzerinde. Mermisi hep namluda. Tetiği kim çeker? Ben mi asker mi?
Değer miydi bu yemyeşil dünyada kendimi oksijensiz bırakmaya? Ciğerlerim insanların kirli nefesleriyle dolu sanki. Ciğerlerim duman altı. Nefessiz kaldım.
Bu dünyayı sevdiğime kendimi ikna edemedim. Belki de gerçekten bu dünyayı sevemedim. Ama seni sevdim. Uzunca bir süre seni sevdiğime kendimi ikna edemedim. Kendim bile ikna edememişken seni nasıl ikna edebilirdim ki? Görmeliydin aslında. Güldüğünde gözlerimdeki heyecanı... Adımı söylediğinde göz bebeklerimin büyüdüğünü... Kalbinin karanlığını gördüğümde suratımdaki kırık gülümsemeyi... Ruhunun kirliliğini anlattığında "Hangi ruh temiz ki!" diye patlattığım kahkahayı... Görmeliydin! Hangi ruh temiz ki maskelerin ardına saklanmış insan ordusunda? Ne sen ne ben. İkimiz de karanlığın arka yüzüyüz. İkiniz de karanlığın ta kendisiyiz. İkimiz de siyahız. Abartı değil. Birbirine çok yakışan, yan yana çok güzel ama bir o kadar da tehlikeli...
Gerçekten. Gerçekten görmeliydin avcunda sakladığın, ellerime bıraktığın oyuncağı alırkenki çocuksu heyecanımı.
Ömrümce beklerim seni diyemem. Kimse beklemez ömrünce bir karanlığı. İlk ışıkta sapacağım bu yoldan. Ruhun derin. Ruhun siyah. Ruhun tehlikeli ve korkutucu. Orada kaybolmaktan korkuyorum. Karanlığında bir davetsiz misafirim gözünde. Ve sen misafirden nefret eden bir ev sahibisin. Karanlığına ortak olacak bir ruhun korkusunu yaşayan, yedek bir anahtar barındırmayan... Yine de... Karanlığın kalbimde hep kalacak. Oysa karanlığım ışıklarla dolu benim.
Oysa karanlığım ışıklarla doluydu benim...
Mükemmel 🌸
YanıtlaSilİyi dinlenceler
Sil