İnsanoğlunun elinden çıkmış tüm o gürültüden sahtelikten uzakta ve karanlık, sessiz bir mağaradan yıldızları izlemek kadar eşsiz ruhunda vücut bulmak. Belki sahilde hafif bir esintinin saçlarının arasında gezmesi kadar güzel parmak uçların. Ya da tarifsiz bambaşka bir güzellik. Güneşin bedenimden ruhuma dokunarak tüm benliğimi ısıtması kadar yaşam dolu sana dokunmak... Bir ayçiçeğinin güneşe dönmesi, onda hayat bulması kadar anlamlı, yaşamak isteyen her tohum için toprağa akıtılan can suyu kadar ihtiyaç kalbinde barınmak. Karanlığı unutup umutla yaşamak gözlerinde aşka bakmak. Ömrüm boyunca kalbinde yolculuk yapmaktan daha güzel bir dileğim olamazdı zaten gözlerine maruz kaldığım an. Gerçek olmasına ihtimal veremediğim ama çocukça bir arzuyla beklediğim dileğimdin.
Sonsuza kadar bu dileği yaşamak istiyorum. Çünkü dalkavuk bir kalpten çıkan en naif şey seni sevmek eylemi. Çünkü birlikte olmak istediğim kişi sensin. Birlikte yaşlanmak, birlikte savaşmak istediğim kişisin. Karşısında değil, yanında tüm dünyayla savaşmak istediğim insansın. Yanında ağlamak, yanında gülmek, yanında herkesten sakladığım çocuk olmak istediğimsin. Tüm insanlıktan sakladığım kırılgan kalbimi korkmadan açmak istediğimsin. Gözyaşlarımı silmesini istediğim tek kişisin. Herkesten her şeyden yorulup kaçmak, dinlenmek hatta ağlamak istediğinde aradığın omuz olmak istiyorum sonsuza kadar. Uyandığımda ilk gördüğüm suret seninki olsun istiyorum. Sen eve dönmek istediğimde ilk aklıma gelensin. Yuvam senin ellerin. Hep orada kal. Bir bakış uzağımda.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Buraya bir şeyler bırak...