Tam fay hattıma bastı. En derin obruklarımda ağır sarsıntılı depremler yarattı. Böylesine arsızca bir öpücük karşısında hangi kalp hasarsız kurtulabilir? Hangi gözyaşı ıslak kalabilir yanakta? Sessizce yıkılıyor temelleri sağlam sandığım yüksek binalarım. Her daireden milyonlarca çocuk çıkarıyorum ağır yaralanmış enkazlar altında. Öptüğü her noktamda derin çatlaklar oluşuyordu.
Sessizdim. Haddinden fazla anlayışlı olduğundan fazla sabırlıydı bünyem. Korkuyorum. Ilk değil. O varken de korkuyordum. Gözleri gözlerime ilk değdiği anda başladı bu derin korkum. Tam fay hattıma bastın. Gözleriyle en derin obruklarımı, köprücük kemiklerimi süzdü. Köprücük kemiklerim daha derinleşti. Ömrüm daha uzadı sanki. Saçlarımdan ördüğüm, o sağlam sandığım halatlar tutamadı hiçbir gemiyi limanda. Gemiler gitti limandan. Tusunamilerle şehirlerime geri yağdılar. Çay içtim. Çaylar ısıttım. Yapabileceğim başka hiçbir şey yoktu çünkü. Bir çaya sığındım. Bir de sigara dumanının arkasına. Gözlerimi sakladım. Göz çukurlarım daha da derinleşmesin diye. Sigara dumanlarının arkasına saklandım. Göremesin beni daha fazla diye. Gözlerine bakmadım. En derin depremlerden daha sarsıcıydı. Öldüm. Öldükçe yeniden doğdum. Her yeniden doğuşumda derin bir sarsıntıyla yine kendimi enkazlar altında buldum. Hangi gözyaşı ıslak kalabilir yanakta? Böylesine arsızca bir öpücük karşısında. Hangi kalp hasarsız kurtulabilir? Sessizce yıkılıyordum. Sessizce yıkılıyordu temelleri sağlam sandığım yüksek binalarım. Yüksek binalarımın enkazları altında kalıyordu hayallerim. Yüksek binalarımın altında, saçlarımdan ördüğüm o sağlam sandığım halatlarla hiçbir hayalimi tutmayı beceremiyordum. Yüksek binalarımın altında, saçlarımdan ördüğüm o sağlam sandığım halatlarla hiçbir hayalimi tutmayı beceremiyordum. Hepsi tek tek okyanuslara döküldü. Tüm hayallerim tek tek sulara düştü. Öptüğü her noktamda derin çatlaklar oluştu. İzi kaldı. İzleri kaldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Buraya bir şeyler bırak...