Yüzün aydınlatıyor geceyi. Ve en zifiri geceye doğuyor suretin. Kararmış kalpler dolu gri bir gezegende betonlarla savaşırcasına çiçekler fışkırıyor bahçemden. Ve gülüşün ki bahçemin en görkemli sarmaşık gülü sevgilim. Şu iç yakan çölün en güzel vahası ellerin. Serinliyor kalbim öptükçe avuçlarını. Ve biraz daha arınıyorum kirlerimden.
Saklı kalmış bir cennet köşesinden bahsediyorum. İnsanların kalbine hiç erişemediği, gözlerine hiç bakmadığı bir tanrı kulunu betimliyorum. Bir gülüşüne bin acı sığdırmış o umutlu o çaresiz gözlerden bahsediyorum. Ve ben burada aşka sığınıyorum. Bu gizli kalmış, insan eli değmemiş yağmur ormanlarında toprağa düşen her damla yerinde olmak istiyorum. Ağaç kavuklarını sığınak, topraklarını yatak kabulleniyorum.
Gökyüzüne uzanan görkemli dallarını izliyorum hayretle. Nasıl görmediler seni? Meğer tenin bin menekşe bahçesine bedelmiş. Gözlerin en berrak sudan saydam. Kalbine dokunmak zor değil yeter ki gözlerime bak. Binbir diken var bedeninde. Zehrin bünyeme ilaçmış meğer. Tüm zehrini bedenime ver.
Yüzün aydınlatıyor geceyi ve ben ne kadar kaybolmuşluk varsa kurtuluyorum bu karanlık dünyada. Tüm kirli sokaklar sahiline açılıyor. Ve tüm gözyaşlarımı denizlerine akıtıyorum. Kabul et beni. Kabul et ve tüm zehrini emeyim ki ya sonum ya ilacım ol. Nasıl göremediler kininin ardında saklı kırılmış o bembeyaz kalbini? Nasıl bir karanlıktan geldin, aydınlığın herkesi rahatsız etti?
Yüzün aydınlatıyor geceyi ve ben... Ben hiç bu kadar huzurlu bir bahçede sonsuzluğa dalmak istememiştim.
hayatımda okuduğum en güzel parça„
YanıtlaSilTeşekkür ederiz efendim
Sil